Konstantine

| |
Edebiyatçı ile gazateci/tarihci yazar olmak arasındaki fark nedir? Peki kesiştiği bir nokta var mıdır?

O fark Murahtan Mungan ile Orhan Pamuk'tur misal. Birleştiği yer ise bir Umberto Eco'dur. Konuşmak, sonucunda da çıkacak tartışmalara katılmak istemiyorum. Zaten ne kendimi mahallenin tek akıllısı sanıp da duyulmak isteneni söylerim, ne başkalarının şemsiyesi olmak için kendimi 1.4milyon dolar ve bir ünvana satarım.

Misal benim hayalim hep Novel'da çalışmaktı. Bir gün bilsem ki Novel'in bir ürünü birilerinin kaderiyle oynuyor, yüreğimi çiğner, hayalimden vazgeçerim. Demekki bir tek ben hırsını dizginlemeye muktedir olabilenlerdenim. Peh!

4 yorum:

Adsız dedi ki...

Bu konu ile ilgili söylenen ve söylenebilecek en güzel şeyi sen söylemişsin prenses. Gerisi boşluk.

yüreğine sağlık.

sickprincess dedi ki...

Amin cümlemizin.

Ara Not: Biri bana şu okuyuculardan top10 yap dese "hadi be oradan" derim. Ama eklerim "cengiz kadar hakikatlisine de sahip olmak zor", diye.

Etiket sahibi olmak için yaşayanlar var şu hayatta. Pamuk'a alkış tutmak bir insana da bunu getirse gerek. Bana evin önünden Umberto Eco geçecek deseler 3 gün sokağı temizlerim, ama asla onun için yanlı bir tartışmaya girmem.

Şimdi nobel almadan Pamuk okumuş olmak, ertesi günü, Pamuk'un imgelerinden ve simgelerinden etkilenmiş milyonların (yani bir zamanlar Avrupa Yakası dizisinde laf bulamayınca imgeler ve simgeler diyen Ata Demirer'e gülen bize) övünç kaynağı olacak.

Yolunuz açık olsun şuğursuz arkadaşlarım, ki açıktır zaten.

>>Karakedi'den
Bu gece tüm şehir yanarken
Yağmurun ne gelir elinden.

Ama biliriz ki hikmet yağmurdadır.

cartman dedi ki...

Novel değil Novell dicem önce.

Orhan Pamuk'u okuduğumda sevmiştim, aşkı anlatışını sevmiştim açıkçası. Kitaplarının edebi değeri var mıdır bilmiyorum açıkçası.

Ama bu Nobel'i Orhan Pamuk'a değil de kürke verdiler. Nasrettin Hoca'nın dediği gibi ye kürküm ye!

P.S: I.B.M II. Dünya Savaşı sırasında Nazi'lere teknik destek sağlamıştır ama biz hala I.B.M icadı şeyleri kullanıyoruz : PS/2, ISA, ...

sickprincess dedi ki...

Communication Technique Protocols(iletişim teknikleri ve prtokolleri) dersinde Ahmet hoca bize yine IBM'le ilgili birşeyler anlatmıştı. 7 katmanlı OSI modelin standartlaşamsının tartışıldığı donemde tüm üretimini kendi beşş katmanlı mimarisine göre yapan IBM, bu standartın kabul edilmesine kesinlikle karşı çıkar. Görünürde çokta etkilemeyecek iki layerlık fark vardır ama bununla bağlantılı farklı şeylerin de standlaşacak olabileceğini tahminleyebiliriz. Bunun üzerine IBM, itirazlarından vazgecer ve sinsi planını yürütmeye başlar. Tüm üniversitelere ve büyük kurumlar üstelik bedavaya kendi protokolune gore çalışan server(sunucular) yollar. Ege universitesi de bunlardan biridir. O zamanlar bu sever Ege üniversitesinin hayallerinden öte ve asla alamaycağı birşeydir. Bir çok kurum içinde bu geçerli. Böylece yeni standart kabul edilmiş olsa da tüm dünya eski standartı kullanır.
Bu hiç etik değil fakat, bazen küçük balıksındır ve yapacak pek bir şeyin yoktur. IBM ticari kaydgılarıyla daha iyi bir standartın gelmesini engellemiştir, bunun yanında bir çok üniversiteye de mali katkıda bulunmuştur.
ps:bu hikayeyi ahmet hocadan dinlediğim gibi yazdım.