Dostlar seyrelmis, beyhude lafla vakit dolmakta

Kim bosalttiyor icimizi, iplere dizilmis kuru patlicanlardan ne farkimiz kaldi?

Profesor hocamin yaninda ozelestiri yaparken, onun da yaptigi ozelestiri ile hayretler icinde kaldim. O da profesor ben de profesorum, o lisedeki bilgilerini hatirliyor, edebiyattan siirden muzikten anliyor, bir suru sosyal projede yer aliyor, ben bunlara yaklasamiyorum dedi. Hep kisisel zevklerin insanin kulturuyle alakali olmasina karsi cikmis biri olarak yine temelsiz dusuncelerimden dolayi cok utandim.

Gercekten anlamakla zevk almanin arasindaki farkin da ici oyulmus, ve ben bu kavukta mutlu mesut propaganda yapmisim senelerce. Tam olmaya, eksik taraflarini reddetmekle ulasilabilir sanmisim.

Vicdaniniz yoksa, sevginiz yoksa, gorusunuz, hosgorunuz, sabriniz yoksa, bunlari anlatan tum dunya nimetlerine alginiz kapaliysa nasil tam bir insan olabilirsiniz ki?


Ayrica,
Antalya belediyesi mazbata teslim toreninde selda bagcan'in yuhyuh sarkisinin calinmasi haberiyle sarkinin en can alici sozleri aklima geldi. "Yuh nefsine uyanlara, yuh!" Sarkinin orda calinmasinin yeri miydi zamani miydi tartisilir, ama gercekten nefsimize uymanin ayip oldugunu unutmadik mi? Ideolojilerimizin yerini sorunlar adi altinda da olsa cikarlarimiz almadi mi?

Halkin temel ihtiyaclari karsilanmiyorken saglikli fikirler uretmesi beklenemez dense de temellerimizi derinlerde oturtmak yerine surekli yuzeysel bir yayilmanin nefsine uygun uyduruk sorun yaratmaktan farkini kim soyeleyebilir?